Babalarının ölümü, üç erkek evladı biraraya getirir. Babalarının vasiyetine göre, Batum’dan alacakları bir mezarı İstanbul’a getirmeleri gerekmektedir. Oğullardan en büyük olanı, herşeyiyle babasının etkisi altındadır: Onun gözlüklerini takar, onun gibi tepkiler verir. Diğeri, tam bir denizcidir; hayatı pek ciddiye almaz, neşeli ve kadınlara düşkündür. Üçüncüsü ise, uzun zamandır Almanya’da yaşadığı için ağabeylerine yabancılaşmıştır. Aralarında problemler bulunan bu üç kardeş, içi Rus kızlarıyla dolu bir otobüsle çıktıkları seyahatte, hayatı çok daha yakından tanıyacaklardır.