Amerikalı Neil, gezi için geldiği Paris’te Marina adında güzel ve yaşam sevinci dolu bir kadınla tanışır. İkili aşık olurlar ve ayrılmak istemediklerine karar veririler. Neil’ın Amerika’ya dönüş vakti geldiğinde Marina, yıllardır tırnaklarıyla kurduğu hayatı geride bırakarak Amerika’ya yerleşme kararı alır. Marina aşkının peşinden gitmiştir fakat, bir zaman sonra Paris’te yaşadıkları o tutkulu günlerden çok uzaklaştıklarını fark ederler.
Tam da bu günlerde Neil, çocukluk aşkı olan Jane ile karşılaşır. Birkaç gün iki kadına rasında duygularını tartan Neil, tercihini Jane’den yana yapar ve Marina’yı yabancısı olduğu bu ülkede kendisiyle baş başa bırakır.
Hayatındaki aşk, bağlılık, ihanet, fedakarlık gibi duyguları yeniden gözden geçiren ve gittikçe yalnızlaşan Marina, inancını da sorgulamaya başlar ve Rahip Quintana’dan destek alır.
Marina ve Quintana uzun sohbetler sonunda aşkın ve sevginin ömrünü ve başka sevgilerin de olup olmayacağını sorgulayacaklardır…