Yaşlı bir çoban, İtalya’nın en güney noktasındaki Calabria tepelerinde, ortaçağdan kalma bir köyde yaşamının son günlerini geçirmekte, bir çok köylünün çoktan terk ettiği bu diyarlarda sürülerini gütmektedir. Çoban hastadır ve kilisenin zemininden topladığı tozun onu iyileştireceğine inanır. Bu tozu her gün suyuna karışıtırır ve içer. Yeni bir keçi yavrusu doğar. Yalpalayarak ilk adımlarını atışını, ilk oyunlarını izleriz. Sonra büyüyüp güçlenince o da otlaklara gider. Yakın bir yerlerde büyük bir köknar ağacı dağ rüzgârında salınmakta ve mevsimden mevsime yavaşça değişmektedir. Ve şimdi ağaç ölmüş, yerde yatmaktadır; kömürcüler yüzyıllardır yaptıkları gibi onu kömüre çevireceklerdir. Dört Defa, yaşamın ve doğanın bitmeyen döngülerine ve zamansız mekânların kesintisiz geleneklerine şiirsel bir bakış.